insanların kendilerinin de "az bi götlerini kaldırıp" yapabilecekleri halde,makinelere bağımlı hale getirilmesine karşı çıkan kişinin içine gireceği akımdır.tarih boyunca rahat rahat yaşayıp giden ademoğluna,anadolu da hala kullanılan penceresiz mutfakta yiyecek saklama icadının "yetersiz" olduğu dikte edilmiş;ozonu katledip bizi sapır sapır deri kanseri eden,avusturalya da atmosferdeki delik yüzünden denize giysiyle girdirmeye mecbur eden dahası,ihtiyacımızdan fazlasını aldığımız için aşırı tüketime,oburlukla başlayan obeziteye,nasılsa yenir diye alınıp yenmeyip çürüyen gıdaları,afrikadaki açlık a rağmen vicdanımız sızlamayarak çöpe atmamıza sebep olan buzluklar,buzdolapları "kurtarıcı" olarak gösterilmiştir.elit kesim kullanacak diye yapılan pek çok incik cıncık aletleri ithal etmek,patent almak..vs gibi sebeplerle fakir kesim hem bunlara özendirilerek,hem de bunların paraları dolaylı olarak onlar üzerinden çıkarılarak daha da mağdur edilmiştir.zira batı teknolojisine ulaşmak,batılı silahlar..vs almak daha çok dış borca sebep olmuş,halk daha da fakirleşmiştir.insanlar tam otomatik çamaşır makinesi nin olmadığı dönemden daha mutlu olduklarına ikna edilseler de bu alet edevat çılgınlığı "her eve ayrı bir buzdolabı" girebildiğinden onları,büyük ailelerden ayırmış;10 kişilik bir aile,"anne-baba","büyük oğul eşi 2 çocuğu","küçük kız eşi çocukları" olarak 3 ayrı parçaya bölmüştür.birey teknolojik olarak zenginleştikçe,yalnızlaşmış,prozac lılaştırılmıştır.teknolojinin gerekli olduğu yerler yok mudur?tabiki vardır örneğin ilaç üretebilmek gibi.ama bizi zaten hasta eden teknoloji ise "gereksiz teknoloji çılgınlığı"sona erince hastalıklar da azalmayacak mıdır?