filmi ile özdeşleşmiş insanları 3 dakikalığına he-man moduna sokan girişi-gelişme ve sonucu ile tadından yenmiyecek olan güzide şarkı
boks salonlarının kayıtlarına yoğun etkisi olmuş parça,bir nesil birbirinin burnunu böyle kırdı..
(bkz:whitesnake)
lpg tankeri hesabı ver gazı yansın acı yok rocky acı yok repliğiyle beyinlere kazınan nakarattır
dınt... dınt dınt dınt, dınt dınt dınt dırırııııırrr die giren şarkıdır her insanı gaza getirebilir
insanı her daim gaza getiren şarkıdır.vize dönemi üst üte dinlenmelidir.ve sık sık amerikan replikleri tekrarlanmalıdır: ay ov dı taygır bebeğim,ay ov dı taygır
jenerasyonumuz insanlarının hayatlarının bir kısmında mutlaka dinleyerek koştuğu veyahut body çalıştığı şarkı...
verdiği gazın etkisiyle 100lerce şınav çektirten dort dort dort dooooort diye devam eden sözleri şöylekine olan şarkıdır
risin up, back on the street
dövüşüyor arka sokakta
did my time, took my chances
zamanım şanslarımı aldımı benden
went the distance, now im back on my feet
yol aldım, şimdi arkada ayakta duruyorum
just a man and his will to survive
sadece bir adam, yaşama ümitleriyle
so many times, it happens too fast
Çok zaman, oldukça hızlı gerçekleşir
you change your passion for glory
tutkularını şöhretine değiştin
dont lose your grip on the dreams of the past
hakimiyetini geçmişteki rüyalarında bırakma
you must fight just to keep them alive
onları canlı tutmak için dövüşmelisin
[nakarat]
its the eye of the tiger, its the thrill of the fight
bu kaplanın gözleri, bu dövüşün heyecanı
risin up to the challenge of our rival
rakibin meydan okumasına karşı dövüşmek
and the last known survivor stalks his prey in the night
ve, akşam, bilinen son sağ kalan, sessizce avına yaklaşıyor
and hes watchin us all in the eye of the tiger
ve hepimizi kaplanını gözüyle izliyor
face to face, out in the heat
yüz yüze, dışarıda öfkeyle
hangin tough, stayin hungry
sağlam durarak, aç kalarak
they stack the odds til we take to the street
bahisleri alıyorlar, biz sokağa gidene kadar
for we kill with the skill to survive
hayatta kalmaya çalışırken, yeteneklerimizle öldürüşümüz için
[nakarat]
risin up, straight to the top
tam tepeye doğru yükseliş
had the guts, got the glory
cesareti var ve şöhreti oldu
went the distance, now im not gonna stop
yol aldım, durmayacağım
just a man and his will to survive
sadece bir adam yaşama ümitleriyle
[nakarat]
the eye of the tiger (tekrarlar).
kaplanın gözleri
risin up, back on the street
dövüşüyor arka sokakta
did my time, took my chances
zamanım şanslarımı aldımı benden
went the distance, now im back on my feet
yol aldım, şimdi arkada ayakta duruyorum
just a man and his will to survive
sadece bir adam, yaşama ümitleriyle
so many times, it happens too fast
Çok zaman, oldukça hızlı gerçekleşir
you change your passion for glory
tutkularını şöhretine değiştin
dont lose your grip on the dreams of the past
hakimiyetini geçmişteki rüyalarında bırakma
you must fight just to keep them alive
onları canlı tutmak için dövüşmelisin
[nakarat]
its the eye of the tiger, its the thrill of the fight
bu kaplanın gözleri, bu dövüşün heyecanı
risin up to the challenge of our rival
rakibin meydan okumasına karşı dövüşmek
and the last known survivor stalks his prey in the night
ve, akşam, bilinen son sağ kalan, sessizce avına yaklaşıyor
and hes watchin us all in the eye of the tiger
ve hepimizi kaplanını gözüyle izliyor
face to face, out in the heat
yüz yüze, dışarıda öfkeyle
hangin tough, stayin hungry
sağlam durarak, aç kalarak
they stack the odds til we take to the street
bahisleri alıyorlar, biz sokağa gidene kadar
for we kill with the skill to survive
hayatta kalmaya çalışırken, yeteneklerimizle öldürüşümüz için
[nakarat]
risin up, straight to the top
tam tepeye doğru yükseliş
had the guts, got the glory
cesareti var ve şöhreti oldu
went the distance, now im not gonna stop
yol aldım, durmayacağım
just a man and his will to survive
sadece bir adam yaşama ümitleriyle
[nakarat]
the eye of the tiger (tekrarlar).
kaplanın gözleri