yemek yapmayi ogrenmek – ydü sözlük – kibris ta bir sözlükcük | artik haber daha yakin
boğazına düşkün insanların gayet erken yaşta veya çarçabuk öğrendiği aksiyon.

yani neymiş, önce içinden gelecekmiş. pisboğazların da içinden gelebilir, yemek yapmayı öğrenmeye heveslilerin veya dışarıda yemek yemekten gına gelenlerin de. ha evde yemek yapacak başka kimsenin olmayışı da tetikleyebilir bu durumu.

tahammül ve soğukkanlılık gerektirir öğrenme süreci. ama yılmamak, pes etmemek lazım. kendinden emin adımlarla zafere doğru ilerlemek lazım. ayrıca, bilhassa ıssız adama takık ya da onu bi' nebze kıskanmış erkeklere seslenirim, ıssız adamlamanın ilkin gereksinimi budur. önce yemek yapmayı öğrenin, sonra ben ıssız adamım diyiverin. bi' zahmet.

ayrıca, tutamıyorum kendimi söylemem lazım. hatunlar bayılır böyle şeylere. valla. bi' hatunu tavlamak mı istiyorsunuz, ona yemek yapın. yemeğe yardım etmek de olabilir. tav olurlar. valla billa. neyse, saptık iyice. yemek yapmayı öğrenmek eziyetli, yorucu, hatta tam bi' angarya gibi gözükebilir uzaktan. ama. öğrenin lan şu işi.(u: swh)
eğlenceli ve bir o kadar da hoş bir etkinlik, özellikle makarnaları test etmek için tavana atmak ayrı bir zevk.
çoğu zaman güzel olan eylem. elinizle özene bezene yaptığınız o şaheseri(u: amanın)(u: yakmışız) tatmanın verdiği keyfi birçok şeyde bulamazsınız.