nedense her zaman tuhafıma giden, anlamdıramadığım olayın öznesidir. türkiye deyiz arkadaşım ne gerek var öyle pencerende bayrakla takılmaya, hani desem ki sen bir gemisin ve hep bir gemi olarak kalacaksın; türkiye sınırları içine de girdin, vay haline ve haliylen asacaksın o bayrağı.(u: ben demiyorum, kurallar öyle diyor)(u: aslında bana kalsa umrum değil dürüst olmak gerekirse) hani kktc yi de geçtim(u: ehh geçelim)(u: bari) ya da türklük damarın attı, buna da ok, komik-enteresan ama yine de ok, ama türklüğünden bir şüphen ya da birilerinin şüphesi var da ben türk üm diye çığırmak mı istiyorsun, bunu da sorarlar adama; ya da bu kadar mı megolaman, narsist ve bir o kadar ego manyağı bir insansın. cidden anlayamıyorum. simgeler, adamlardan öte; fikirler yaşasın, yaşatılsın be arkadaş bir düşünürün de dediği gibi. gerisi teferruat. vala. ne demişler önce zihniyet, sonra hareket.(u: hadi bakiiim)(u: saçmalamak)(u: ?)(u: sıkıntıdan sıkıntıdan)
türkiye cumhuriyeti sınırları içerisinde,asılan bayran türk bayrağı ise,bayrak kanununa göre cezai müeyyideye tabi tutulması gereken davranıştır.
faşist,militarist beynin davranış yansımasıdır bu tür eylemler.
nedeni küçük ve basit olsada önemli bir iletidir....
nedeni küçük ve basit olsada önemli bir iletidir....
izmirlidir, 19 mayıstır, 23 nisandır, 29 ekimdir, 30 ağustostur, pek olası olmasa da balkonu yoktur adamcağızın penceresine asmıştır bayrağı, gururla.