bugun akşam akp ankara teşkilatının iftar yemeğinde mikrofonu eline alıp konuşan başbakan(u: yazık çok yazık) deniz feneri davası hakkında yazan gazeteleri(u: çoğunluğu doğan yayın holdingin olan) almama çağrısı yaptı. çok yazıktır ayıptır hatta ramazan ayında günahtır. madem almanya da ki deniz feneri derneği türkiyede ki ile bağlantılı değil o çakma bu orjinal. o halde neyin yazılmaması gerekir. yazılanlar size göre yanlış yazılar ise doğruluk payı yok ise gülün geçin boykot etmenin daha doğrusu boykot çağrısı yapmanın basının yazma özgürlüğüne çomak sokmanın ne anlamı vardır? başbakanın yaptığı bu çağrı demokratik bir ülke olan türkiye'nin demokrasisine vurulan bir darbedir. ayrıca bir başbakanın ülke sorunları dururken basına saldırması pek anlaşılır durmamaktadır. ülke de ekonomik sorun büyük ölçüde baş gösterirken neredeyse her ay elektiriğin zamlanması doğalgazın suyun zamlanması gibi halkın belini büken emekliye sadaka gibi verilen maaşların rusya ile olan ticari krizin bir an önce çözülüp halkı ve ülkeyi hakettiği seviyeye getirmek varken basınla dalaşmak niyedir. recep tayyip erdoğan türkiye cumhuriyeti başbakanı olmasına rağmen türk halkının en bilindik özelliğini atlamıştır. türk halkı meraklıdır siz bu cıs bu kaka bunu almayın buna bakmayın dediğiniz vakit halk onu merak eder, bu durumda ne ortada boykot kalır ne de boykota uyan halk. zaten 21.yy boykot çok saçma ve yanlış bir düşüncedir!!!