seb i arus – ydü sözlük – kibris ta bir sözlükcük | artik haber daha yakin
ölümün farklı algılanışıdır. şunlarıda kopyaladım ama bunlar nasıl güzel sözlerdir. (u: buyrun efendim)

Öldüğüm gün tabutum götürülürken, bende bu dünya derdi var sanma...

benim için ağlama, yazık, vah vah deme;

şeytanın tuzağına düşersen, o zaman eyvah demenin sırasıdır,

cenâzemi gördüğün zaman firâk, ayrılık deme,

benim kavuşmam, buluşmam işte o zamandır,

beni toprağa verdikleri zaman, elvedâ elvedâ demeye kalkışma,

mezar, cennet topluluğunun perdesidir.

batmayı gördün değil mi? doğmayı da seyret, güneşle aya gurûbdan hiç ziyân gelir mi?

hangi tohum yere ekildi de bitmedi? ne diye insan tohumunda şüpheye düşüyorsun?

hangi kova kuyuya salındı da dolu dolu çıkmadı? can yusuf’u ne diye kuyuda feryad etsin?

bu tarafta ağzını yumdun mu, o tarafta aç

zîrâ senin hayy u hû’yun, mekânsızlık âleminin fezâsındadır

men bende-i kur’ânem, eger can dârem,

men hâk-i reh-i muhammed-i muhtârem,

ger naklî koned cuz in kez ez guftârem,

bîzârem ez u vez an suhan bîzârem.

canım bedende oldukça kur’ân’ın kuluyum,

seçilmiş muhammed’in yolunun toprağıyım,

birisi sözlerimden bundan başka söz naklederse,

o nakledenden de bezmişim ben, bu sözlerden de bezmişim.